2024 yılında Afrika kıtasında 20’ye yakın ülkede genel ve başkanlık seçimleri gerçekleşecek. Bu nedenle kıtada seçim gündeminin yoğun olacağı bir yıl bekleniyor. İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezinde (İNSAMER) araştırmacı Dr. Serhat Orakçı, Afrika’da 2023’te yaşanan siyasi istikrarsızlıkları ve 2024 beklentilerini kaleme aldı.
2023 yılında Afrika kıtası beklentilerin altında bir ekonomik büyüme performansı sergiledi. Kıta ekonomisi Afrika Kalkınma Bankası’nın (AfDB) yüzde 4’lük büyüme beklentisini yakalayamazken kıta iktisadi açıdan yüzde 3,4’lük bir büyüme gerçekleştirdi. Sahra Altı Afrika bölgede ise bu oran yüzde 2,5 seviyesinde kaldı. Güney Afrika, Nijerya ve Angola gibi ülkelerin ekonomik büyüme oranlarında yavaşlama kaydedilirken şüphesiz iktisadi alanda beklentilerin karşılanamamasında Sudan, Nijer ve Gabon gibi ülkelerde yaşanan bazı önemli krizlerin yarattığı istikrarsızlıkların ve kıtada yaşanan insani krizlerin rolü vardı.
Siyasi istikrarsızlıklar
Hatırlanacağı gibi 2019 yılında Ömer el Beşir’in devrilmesinin ardından rejim değişikliği yaşayan Sudan’da tırmanan siyasi çekişmeler 2023 nisan ayında büyük bir iç savaşa dönüştü. Hem Sudan hem de Afrika kıtası açısından önemli bir dönüm noktası olan iç savaş aradan geçen 8-9 aya ve arabuluculuk girişimlerine rağmen çözümlenebilmiş değil. 2024 yılında da sürmesi muhtemel olan çatışmalar özellikle Çad gibi çevre ülkeler için istikrarsızlık getirmeye devam ediyor. Sudan’daki bu dağınıklık bölgesel bir tehdit olmaya devam ederken Sudan halkının yaşadığı mağduriyet de artıyor.
2023 yılında kıta ülkelerinde gerçekleşen seçimler de önemli bir yer tuttu. Başta Nijerya olmak üzere Gabon, Liberya, Sierra Leone, Zimbabve ve Madagaskar gibi ülkelerin seçim gündemi vardı. Kıtanın en önemli siyasi ve iktisadi aktörlerinden biri olan Nijerya’da sene başında gerçekleşen başkanlık seçiminde anayasal olarak 3’üncü dönem engeline takılan Muhammed Buhari yerine Tüm İlericiler Partisi (APC) adayı olarak Lagos eski Valisi Bola Tinubu yarıştı. Katılımın zayıflığına rağmen Halkın Demokrasi Partisi (PDP) adayı Atiku Ebubekir ile yarışan Tinubu yüzde 37 ile başkanlığı garantilerken henüz seçim tartışmalarının devam ettiği bir ortamda Nijerya hemen yanı başında komşu Nijer’de cereyan eden siyasi bir krizle karşı karşıya kaldı.
2023 yılında da Sahel kuşağında askeri darbeler dizisi devam etti. Nijer’de Devlet Başkanı Muhammed Bazum’u iktidardan indiren askeri darbe sonrasında bölgesel aktör Nijerya liderliğinde toplanan Batı Afrika Ekonomik İşbirliği Örgütü (ECOWAS) uzun bir süre Nijer’e yönelik askeri müdahale opsiyonunu değerlendirerek hazırlık yaptı. Madalyonun diğer yüzünde ise Nijer’de yaşanan gelişmeler Fransa’nın Sahel bölgesindeki güç kaybını bir kez daha teyit etmiş oldu. Daha önce Mali ve Burkina Faso’da dışlanan Fransa bu seferde güçlü göründüğü uranyum zengini Nijer’de anti-Fransız bir söylem ve dışlanmaya maruz kaldı. Halktan destek devşirmeyi başaran askeri cunta Fransa’ya yönelik sert bir dil kullanırken benzer durumdaki Mali ve Burkina Faso ile Nijer arasında bir ittifak zemini oluştu. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) bölgedeki askeri varlığını da yakından ilgilendiren Nijer’deki gelişmeler Rusya’nın güç kazanımı olarak okunurken ECOWAS’ın cunta-karşıtı söylemleri ve askeri müdahale tehditleri de karşılık bulmadı.
Sahel bölgesinde Rusya’nın Wagner üzerinden askeri varlığının arttığını gösteren paralel gelişmeler Mali’de de yaşandı. 2013 yılında Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde oluşturulan Mali İstikrar Misyonu (MİNUSMA)’nın ülkenin kuzeyindeki Gao, Kidal ve Tessalit gibi yerleşkelerden çıkmasının ardından Wagner ile işbirliği halindeki Mali ordusu güçleri uzun bir aradan sonra ülkenin kuzeyindeki şehirlerde askeri yönden kontrolü sağladılar. Tuareglerin temsil edildiği Azawad Halkı Koalisyonu (CPA) ile Mali ordusu ve Wagner’i karşı karşıya getiren bu durum son günlerde giderek Cezayir’i de içine çekmeye başlarken Mali-Cezayir arasında oluşmaya başlayan tansiyonun nereye evrileceğini ise 2024 yılında daha net görebileceğiz.
Batı Afrika’yı etkileyen başka bir hareketlilik ise yıl boyu Senegal’de yaşandı. Ülke bir süredir 2024 yılında gerçekleşmesi beklenen başkanlık yarışının erken kriz uyarılarıyla istikrarsızlık sinyalleri veriyor. Başkent Dakar’da muhalif lider Ousmane Sonko’ya destek veren sokak protestocularının polis gücüyle bastırılmasında bazı sivillerin ölmesi, ülke genelinde internet kesintisi gibi toplumsal hadiselerin yaşanması Senegal için 2024’ün zor geçeceğine işaret ediyor.
Afrika kıtasında Fransa varlığını etkileyen ve 2020’den beri Frankofon ülkelerde devam eden darbeler dizisi Nijer’den sonra 1967 yılından beri Bongo ailesi tarafından yönetilen Gabon’da devam etti. 26 Ağustos’ta Ali Bongo’nun seçim zaferinin ilan edilmesinden 4 gün sonra askerler yönetime el koyduklarını duyurdu. Böylece ülkede Bongolar dönemi sona erdi.
Güney Afrika’da gerçekleşen BRICS zirvesi ise Putin’in zirveye katılıp katılamayacağı yönündeki tartışmaların gölgesinde gerçekleşti. Batılı ülkelerin Güney Afrika yargısı üzerindeki baskıları nedeniyle Putin’in online katılım gösterdiği zirvede Mısır ve Etiyopya genişleme yoluna giren BRICS’te üyeliğe kabul edilen Afrika ülkeleriydi. Böylece BRICS sadece Ortadoğu ve Latin dünyada değil Afrika kıtasında da genişleme kaydetmiş oldu.
Kıtanın doğal afet ve insani kriz gündeminde ise eylül ayında Libya’nın kuzey doğu kesimlerini etkileyen Danyel Kasırgası sonrası Derna’ya yakın 2 barajın çökmesiyle yaşanan felaket vardı. Oluşan seller sonucu 11 bini aşkın insan hayatını kaybederken 10 binden fazla insan da kayboldu. Aynı ay içerisinde 6,8 şiddetinde depremle sarsılan Fas’ta da 3 bin civarında insan hayatını kaybetti. Küresel ısınma ve iklim krizlerinden giderek daha fazla etkilenen Afrika kıtası ülkeleri bu önemli gündemi Kenya’da gerçekleşen Afrika İklim Zirvesi’nde değerlendirerek finans ve reform çağrılarını yinelediler. İklim ve çevre sorunlarının önümüzdeki yıllarda da kıtanın önemli gündemleri arasında yer alması bekleniyor.
2024 seçimlerle dolu bir yıl
2024 yılında Afrika kıtasında 20’ye yakın ülkede genel ve başkanlık seçimleri gerçekleşecek. Bu nedenle kıtada seçim gündeminin yoğun olacağı bir yıl bekleniyor. Cezayir, Tunus, Çad, Senegal ve Komor Adaları gibi ülkelerde başkanlık seçimleri yapılması planlanırken Gana, Ruanda, Botsvana ve Namibya gibi bazı ülkelerde genel seçimler gerçekleşecek. Bunlar arasında bir süredir sokak protestolarına sahne olan Senegal’deki seçim sürecinin kritik önemde olduğu söylenebilir. Diğer önemli bir seçimin ise ulusal meclis seçiminin gerçekleşeceği Güney Afrika’da bekleniyor.
Dünya Bankası ve Afrika Kalkınma Bankası gibi kurumlar kıtanın ekonomik yönden büyümesini devam ettireceğini öngörürken yüzde 4’ün üzerinde bir büyüme bekleniyor. Afrika Birliği’nin önemli gündemlerinden biri de Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Anlaşması’nın (AfCFTA) daha etkili hale getirilerek kıta ülkeleri arasındaki ticaret hacmini artırmak ve böylece her yıl milyonlarca yeni işgücünün piyasaya girdiği Afrika ülkelerinde istihdam olanaklarını artırmak ve büyüme rakamlarını yukarı çekmek. Zira son 25 yılın en yüksek enflasyon seviyesine maruz kalan Afrika ekonomileri Kovid-19 salgın sürecinin ortaya çıkarttığı ekonomik tahribatı hala atlatabilmiş değil.
Dr. Serhat Orakçı
İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi Araştırmacısı