2017-2021 yılları ülkelere göre dünya buğday ihracatı sıralamasında Rusya 1., Ukrayna ise 5. sıradadır. Bu 2 ülke dünya buğday ihracatının toplamda yüzde 30’unu karşılıyordu. Doç. Dr. Haluk Gedikoğlu, Tahıl Koridoru Anlaşması’nın önemini ve anlaşmanın geleceğine dair yaşanan sorunları, 3 soruda kaleme aldı.
Tahıl anlaşması tehlikede mi?
22 Temmuz 2022 tarihinde 120 gün geçerlilik süresiyle imzalanan Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması 19 Kasım 2022 tarihinde 120 gün süreyle uzatıldı. 19 Mart 2023 tarihinde yapılan açıklamalarla anlaşmanın geçerlilik süresinin tekrar uzatıldığı bildirildi. Bu açıklamalarda uzatma süresinde bir belirsizlik olduğu görülüyor. Ukraynalı yetkililer anlaşmanın 120 gün, Rus yetkililerse 60 gün süreyle uzatıldığını belirtti. Türkiye Cumhuriyeti ve Birleşmiş Milletler (BM) yetkilileri ise bu hususta bir açıklamada bulunmadı. Bu suretle Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’nın devamlılığı konusunda bir tehlike olduğu görülüyor.
Rus yetkililer anlaşmanın 120 yerine 60 gün uzatılmasının Rusya’nın süreçten tamamen memnun olmadığının bir göstergesi olarak algılanması gerektiğini belirtti. Rusya’nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia mart ayında yaptığı açıklamada Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’nın devam edebilmesi için Avrupa Birliği (AB), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Birleşik Krallık’ın Rusya’ya karşı uyguladıkları yaptırımlardan, Rus tarım sektörünü etkileyen tüm işlemleri muaf tutmaları gerektiğini ve bunun için de 60 gün süreleri olduğunu belirtti. Rus yetkililer yaptıkları açıklamalara göre her ne kadar Rus tahıl ve gübre ürünlerinin ihracatına anlaşma kapsamında izin verilse de Batılı ülkelerin uyguladığı yaptırımlar sonucunda bu ürünlerin ihraç edilmesi için gerekli gemilerin bulunmasında ve bankacılık işlemlerinde zorluklar yaşandığını; bu zorluklar nedeniyle Rusya’nın tahıl ve gübre ihracatında ciddi sorunlar yaşadığını belirtti. Rusya’nın yaşadığı bu sorunların giderilmesi anlaşmanın devamlılığı için büyük önem arz ediyor.
Anlaşmanın önemi nedir?
Ukrayna ve Rusya, uluslararası pazarlar açısından çok önemli 2 tahıl üreticisi ve ihracatçısı ülkedir. 2017-2021 yılları ülkelere göre dünya buğday ihracatı sıralamasında Rusya 1., Ukrayna ise 5. sıradadır. Bu 2 ülke dünya buğday ihracatının toplamda yüzde 30’unu karşılıyordu. Benzer şekilde bu 2 ülke; mısır, arpa ve ay çekirdeği gibi diğer tarım ürünleri üretimi ve ihracatında da önemli bir konumda yer alıyor. Ayrıca Rusya, gübre üretimi ve ihracatı açısından uluslararası pazarlar için oldukça önemli bir ülkedir.
Ukrayna-Rusya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte uluslararası pazarlarda tahıl fiyatlarında ciddi artışlar meydana geldi. Bu da tüm dünyada özellikle de tahıl ithalatında bu 2 ülkeye bağımlı olan ülkelerde gıda güvenliği açısından riskler oluşturdu. Örneğin Sudan buğday ithalatının tamamını, Mısır ise yüzde 80’ini Rusya ve Ukrayna’dan gerçekleştiriyor. Bu sebeple özellikle düşük gelirli Afrika ülkelerinin gıda güvenliği Ukrayna-Rusya Savaşı’ndan etkileneceği öngörülüyor. Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması dünya gıda güvenliği açısından bilhassa düşük gelirli ülkeler için büyük bir öneme sahiptir.
Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’nın yürürlüğe girmesiyle birlikte yaklaşık 28,9 milyon ton tahıl uluslararası pazarlara ulaştırıldı. Fakat düşük gelirli ülkeler bu sevkiyattan yeterli şekilde yararlanamadı. Tahıl sevkiyatının sadece yüzde 11’i Afrika ülkelerine gerçekleştirildi. Sevkiyattan en çok AB ülkeleri faydalandı. Örneğin anlaşma yapıldıktan sonra Afrika ülkelerine yapılan buğday sevkiyatı savaş öncesi buğday ihracatının yüzde 20’si kadardır. Bununla birlikte AB ülkelerine yapılan buğday ihracatı anlaşmayla 14 kat arttı. Düşük gelirli ülkelerin tahıl sevkiyatından beklenildiği kadar faydalanamamasında önemli bir etken, bu ülkelerin para birimlerinin ABD doları karşısında uğradığı değer kaybıdır.
Anlaşma uzatılmazsa ne olur?
Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’nın uzatılmaması hem kısa hem de uzun vadede dünya gıda güvenliği için tehlike yaratacaktır. Savaş öncesi durumla mukayese edildiğinde Ukrayna’nın ihracat yaptığı ülkeler arasında AB ülkelerinin payının arttığı görülüyor. Anlaşmanın uzatılmaması hem anlaşmadan beklenildiği ölçüde faydalanamayıp halihazırda gıda arzı sıkıntısı yaşayan Afrika ülkelerini hem de anlaşma sonrası Ukrayna’dan tahıl ithalatı artan yüksek gelirli AB ülkelerini ve diğer ülkeleri etkileyecektir.
Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması’nın uzatılmaması sadece üretilen ürünlerin uluslararası pazarlara ulaşmasını engellemeyecek, ayrıca Ukrayna’daki çiftçilerin tarımsal üretimlerini de doğrudan etkileyecektir. Ürünleri satılmadığı için finansal zorluk çeken Ukraynalı çiftçiler, anlaşmanın uzatılmamasıyla birlikte yeni ekim yapmaktan vazgeçebilir veya yeni ekim yapmak için yeterli finansal kaynağa sahip olamayabilirler. Hatta tarımsal üretimden gelir sağlayamadıkları için tarımsal üretimi tamamen bırakıp göç edebilirler. Bu durum da dünya gıda güvenliğini hem kısa hem de uzun vadede ciddi bir tehlikeye sokabilir.
Ukrayna-Rusya Savaşı ile uluslararası piyasalarda oluşan belirsizlik spekülatif fiyat artışlarına da neden oluyor. Bu da her ne kadar gıda arzı sağlansa da fiyat artışlarının önlenememesine ve tüketicilerin yeterli gıdaya ulaşamamasına sebep olabiliyor.
Doç. Dr. Haluk Gedikoğlu
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Öğretim Üyesi