Ermenistan, KGAÖ Üzerinden Rusya İle İlişkileri Sorguluyor

Ermenistan’ın 2020 savaşında Azerbaycan karşısında yenilmesi ve üçlü ateşkes anlaşmasının (Rusya-Azerbaycan-Ermenistan) imzalanmasının ardından Kafkasya’da taşlar hala yerine oturamadı. Barış ve istikrar arayışında birbiriyle yarışan girişimler, 9 Kasım 2020 çizgisini yıkmak ya da sürdürmek konusunda rekabet içerisindedir.[1] 9 Kasım çizgisi, Rusya’nın denklemde yer aldığı ve temel arabulucu olduğu sürece işaret etmektedir. Rusya’nın barış görüşmelerinin gidişatını belirleyen aktör olması, Rusya’nın bölgedeki başat rolünün sürmesi olarak değerlendirilmektedir. ABD’nin başı çektiği ve Avrupa’dan da destek aldığı “Ukrayna ve Gürcistan meseleleri, Rusya’nın gücünün ve etkinliğinin sınırlandırılması gerektiğini kanıtlamıştır” yaklaşımı, Kafkasya’ya da müdahale sebebi yaratmaktadır. Bu çerçevede Fransa ve ABD, sürece Ermenistan’ı açık ve ölçüsüzce destekleyerek müdahil olmakta ve barış görüşmeleri için yeni masalar önermektelerdir. Bu da barış ve istikrara ulaşma sürecinin uzamasına sebep olmaktadır.

Ermenistan, Fransa ve ABD’den gördüğü açık, taraflı, dengesiz ve ölçüsüz desteği Rusya’dan ve üyesi bulunduğu Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü’nden (KGAÖ)[2] de görmek istemektedir. 2020’de Karabağ için savaş başladığında Ermenistan yalnız kalmıştı. Çünkü Azerbaycan, BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla Azerbaycan’a ait olduğu tespiti yapılan işgal altındaki topraklarını geri almaktaydı. Mesele Kafkasların kontrolü olunca ise Ermenistan, savaşta görmediği desteği, barış görüşmelerinin bir anlamda saptırılması ve geciktirilmesi yoluyla görmeye başlamıştır. Ermenistan açısından savaş sonrası oluşan durumun yeni bir statüko yaratmaması önemlidir ve çabası daha çok buna yöneliktir. Diğer taraftan Karabağ’da kalan Ermenilerin hakları üzerinde söz sahibi olabileceği bir statü anlaşmasını görüşmelerin parçası haline getirmeye çalışmaktadır. İki konuda da Fransa ve ABD’ye güvenmektedir. Ermeni diaspora örgütleri de Ermenistan yönetimini ABD ve Fransa etkisine çekmek ve dolayısıyla Rusya’dan uzaklaştırmak istemekte, bu yönde etki yapmaktadır. Diaspora örgütlerine göre sürecin uzaması, etkili oldukları ülkelerin parlamentolarında alınacak kararlar yoluyla Karabağ’daki tanınmayan ayrılıkçı rejim lehine ve uluslararası hukuka alternatif bir durum yaratmaları için zaman kazandıracaktır. Ancak ateş hattında olup da bölge gerçeklerini fiilen yaşayan Ermeni yönetiminin Rusya’dan çekindiği ve Rusya’nın da desteğini almak istediği açıktır.

Ermenistan’ın KGAÖ’den çekilmesi tartışması, bölgede etki kurma rekabetinin ve Ermeni diaspora örgütlerinin de bu rekabetteki konumlanmalarının ürünüdür. 13-14 Eylül 2022 çatışmasında Ermenistan, KGAÖ’nün karşılıklı yardımlaşmayla ilgili 4. madde kapsamında yardım çağrısında bulunmuş ancak beklediği desteği alamamıştı. Bu da maddi gerekçeyi oluşturmuştur. Sonuçta Ermenistan, ihtiyacı olduğunda destek alamadığı KGAÖ’nün varlığını ve işlevselliğini tartışma konusu yapmıştır. KGAÖ’nün 23 Kasım 2022’de Erivan’da gerçekleştirilen Kolektif Güvenlik Konseyi zirvesi bir anlamda Ermenistan’ın KGAÖ’nü eleştirdiği bir toplantıya dönüşmüştür.[3] Toplantıda 17 karar taslağı sunulmuş, Ermenistan iki belgede gözden geçirme talebinde bulunmuştur. Paşinyan, Ermenistan’a yardım taslağını yetersiz bulunduğunu vurgulamıştır, 13-14 Eylül çatışmaları için de siyasi bir kınama belgesi istemiştir. Gözden geçirilmesi ve eklenmesini istediği hususlar bulunduğu gerekçesiyle Paşinyan, Kolektif Güvenlik Konseyi Bildirgesini ve Ermenistan Cumhuriyeti’ne yardım sağlamak için ortak tedbirlere ilişkin taslağı imzalamamıştır.

Belgelere hangi hususların eklenmesinin istendiğine dair ayrıntılı bir bilgi taraflarca henüz açıklanmamıştır. Ancak Paşinyan’ın KGAÖ’den açıkça Azerbaycan’ı sorumlu tutan resmi bir bildiri yapmasını istediği bilinmektedir. Paşinyan, belgelerde siyasi bir değerlendirme olmaması nedeniyle belgeleri imzalamayı reddettiğini ifade etmiştir.[4] Nitekim Ermenistan Ulusal Meclis Başkanı Alen Simonyan’ın ve Ermenistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vahan Hunanyan’ın[5] açıklamalarının ortak yönü, KGAÖ’nün Azerbaycan’ı suçlayan ve kınayan bir açıklama yapmamasına dönük eleştiri içermesidir.  Bildirgenin imzalanmaması yoluyla da KGAÖ’nün bu açıklamayı yapmaya zorlanmak istendiği anlaşılmaktadır. KGAÖ, bir anlamda kendi varlığını ve uygulanabilirliğini kanıtlamaya davet edilmektedir. Yine Ermenistan’dan gelen açıklamalarda “Azerbaycan’ın askerlerini KGAÖ topraklarından geri çekmesi” talebinin de KGAÖ bildirisinde yer almasının istendiği görülmektedir.

Meclis Başkanı Simonyan, Ermenistan’ın KGAÖ’ne katılma gerekçesinin Türkiye ve Azerbaycan’ın olası saldırılarından korunmak olduğunu ve bu tehlike gerçekleştiğinde KGAÖ çalışmıyorsa Ermenistan’ın bu yapının üyesi olarak kalmasının sorgulanır hale geldiğini ifade etmektedir. Ermenistan sınırı KGAÖ sınırıdır vurgusu yapan Simonyan’ın KGAÖ’den ayrılmayı savunmadıklarını ancak KGAÖ’nün Ermenistan’ı ve dolayısıyla buradaki topraklarını terk ettiğini söylemesi dikkat çekicidir. Anlaşılmaktadır ki Ermenistan yönetimi, taleplerinin yerine getirilmemesi durumunda KGAÖ’den ayrılacakları yönünde kesin bir açıklama yapmaya hazır değildir. Ancak kamuoyunu KGAÖ’den ayrılmaya hazırladıklarının ve bunun haklı gerekçelerinin anlaşılması için çaba sarf ettiklerinin iddia edilmesi mümkündür. Zira KGAÖ’nün 13-14 Eylül çatışmalarında Ermenistan’ın askeri destek talebini reddederek izleme heyeti göndermesinin gerekçesi çatışmanın tartışmalı bölgede gerçekleşmesiydi. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki sınırın belirlenmesi çalışmasının neticelendirilememesi, çatışma bölgesini tartışmalı bölge haline getirmektedir.

Ermenistan’da KGAÖ’den ziyade Rusya’nın hareket tarzının tartışıldığı açıktır. KGAÖ’den ziyade Rusya’nın Ermenistan’ın beklentilerini karşılamaması mesele yapılmaktadır. Ermeni diasporası da Ermenistan’ın Batı’yla askeri-teknik işbirliğinin önünde engel olan KGAÖ üyeliğinden çekilmesi ve ABD’yle bütünleşik politikaya yönelmesi çağrısında bulunmaktadır.[6] Ancak konuyu tam tersinden okuyarak Paşinyan ve ekibinin 2018’de iktidara geldiğinden bu yana Batı yanlısı bir çizgiye bağlı kaldıklarını ifade eden uzmanlar da bulunmaktadır.[7] Buradan “Rusya’dan beklenenin bulunamamasının sebebi Ermenistan’ın zaten ray değiştirmekte olmasıdır” çıkarımı doğmaktadır. Dolayısıyla Paşinyan ve ekibi Rusya’nın desteğini kaybetmenin sorumlusu olarak değerlendirilecektir. Etkileşimin yönünden bağımsız olarak Ermenistan’ın bu yönde girişimleri varsa da Rusya’yı tamamen kaybetmeye, daha doğrusu Rusya’yı karşısına almaya henüz hazır olmadığı görülmektedir. Bunda Ukrayna ya da Gürcistan’ın kaderini paylaşma endişesi de Rusya’nın Azerbaycan’ı tam olarak destekleme ihtimaline sebep olma endişesi de pay sahibidir. Yine Ukrayna ve Gürcistan örnekleri üzerinden ABD ya da Fransa’ya yaslanarak ülke güvenliğinin sağlanamadığı yönündeki deneyimler önemlidir.

Sonuç olarak Ermenistan, KGAÖ’den Azerbaycan’la yaşadığı son sorunları ve özellikle 13-14 Eylül çatışmalarını, Azerbaycan’ın Ermenistan’a yönelik saldırganlığı olarak tanımlayan resmi bir bildiri yayınlamasını istemektedir ve bu gerçekleşene dek de örgütün ürettiği zirve bildirisini imzalamayı reddetmektedir. Bunun arka planında ise Ermenistan’ın Rusya’yla ilişkilerini ve Rusya’yı karşısına almanın olası sonuçlarını sorgulaması bulunmaktadır. Sorgulamanın daha çok zamanlama ve Rusya’nın gücünü tartabilme üzerine olduğu izlenimi edinilmektedir.

Gözde KILIÇ YAŞİN

AVİM Uzmanı

 

[1] Bkz. Gözde Kılıç Yaşın, Azerbaycan-Ermenistan Barış Görüşmelerinin Aktörleri, 27 Ekim 2022, AVİM, https://avim.org.tr/tr/Analiz/AZERBAYCAN-ERMENISTAN-BARIS-GORUSMELERININ-AKTORLERI

[2] Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü, 7 Ekim 2002’de altı Bağımsız Devletler Topluluğu ülkesi Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Belarus ve Ermenistan tarafından kurulan hükûmetler arası askerî ittifaktır. KGAÖ müttefikleri uluslararası terörizm, yasadışı uyuşturucu ve silah kaçakçılığıyla mücadele etmektedir. Ayrıca bir toplu güvenlik sistemi geliştirme ve kriz durumlarında müdahale mekanizmaları geliştirirler.

[3] Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın başkanlık ettiği zirveye Beyaz Rusya Devlet Başkanı Alexander Lukashenko, Kırgızistan Devlet Başkanı Sadyr Japarov, Kazakistan Devler Başkanı Kassym-Jomart Tokayev, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon katılmıştır.

[4] Пашинян отказался подписать документ об оказании помощи Армении и объяснил причину, 23 Kasım 2022, https://rus.azatutyun.am/a/32145778.html

[5] Власти Армении не будут мириться с бездействием ОДКБ – спикер парламента, 24 Kasım 2022, https://rus.azatutyun.am/a/32147030.html;  Проект решения ОДКБ о мерах по оказанию помощи Армении не удовлетворял армянскую сторону – пресс-секретарь МИД,  https://rus.azatutyun.am/a/32147192.html

[6] Փելոսիի այցը Հայաստան ունի կրիտիկական նշանակություն․ԱՄՆ-ում ՀՀ նախկին փոխդեսպան, Azatutyan, 19 Eylül 2022, https://www.azatutyun.am/a/32040491.html

[7] Бошян: Если Россия уйдёт, Армению ждёт судьба Украины Читайте больше на, 28 11 2022,  https://www.pravda.ru/world/1774413-armenia_russia/

Son Yazılar