Kazakistan ve Özbekistan Arasında Yeni İttifak

27 Kasım 2022 tarihinde Kazakistan Dışişleri Bakanlığı, imzalanması öngörülen “Kazakistan ile Özbekistan Arasında Müttefik İlişkileri Antlaşması” taslağını yayımlamıştır.[1] Söz konusu anlaşma, iki ülke arasında güvenlik ve savunma başta olmak üzere ekonomik, ticari ve kültürel ilişkileri genişletmeyi ve derinleştirmeyi hedeflemektedir. Anlaşma taslağında Kazakistan-Özbekistan ilişkilerinin stratejik boyutunu ve bölgedeki güç dengesini belirleyecek bazı maddelerin ön plana çıktığı söylenebilir. İlk olarak anlaşma taslağının 2. maddesine değinmek gerekirse, aşağıdaki ifadeler dikkat çekmektedir:

“Taraflardan birinin görüşüne göre; üçüncü devletler tarafından silahlı saldırı tehdidi oluşturan bir durum olması durumunda taraflar, meselenin barışçıl çözümüne yardımcı olacak önlemler almak amacıyla hem ikili bazda hem de üyesi oldukları uluslararası kuruluşlar bünyesinde istişarelerde bulunacaklardır.”

Söz konusu madde, Kazakistan veya Özbekistan açısından silahlı saldırı tehdidi olarak sayılan bir gelişme yaşandığında, tarafların bu tehdidi bertaraf etmek için bir araya gelerek sorunu çözmeye çalışacaklarını göstermektedir. Bu madde, dış tehditlere karşı ortak hareket etmeyi öngören bir mekanizma niteliği taşımaktadır. Anlaşmanın 3. maddesi ise şu şekildedir:

“Taraflar, karşı tarafa yönelik eylemlerde bulunmamayı taahhüt ederler. Taraflardan hiçbiri, topraklarının ve kaynaklarının karşı tarafa karşı saldırganlık veya diğer düşmanca eylemler amacıyla kullanılmasına izin vermeyecektir…

…Ayrıca taraflar, bölgesel ihtilafların evrensel olarak tanınan uluslararası hukuk normları temelinde barışçıl yollarla/müzakerelerle çözülmesi ve her şeyden önce devlet sınırlarının egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve dokunulmazlığına saygı gösterilmesi ve sağlanması için çaba göstereceklerdir.”

Mevzubahis maddenin temel işlevi, anlaşmaya taraf ülkelerden birine yapılacak bir tehdit karşısında diğer tarafın topraklarını komşusunun aleyhine kullanmasına izin vermemesidir. Anlaşmanın 4. maddesi ise şöyledir:

“Kazak-Özbek çok yönlü işbirliğini kardeşlik ve ittifak ruhu içinde daha da güçlendirmek, stratejik ortaklığı arttırmak ve müttefiklik ilişkilerinin geliştirilmesi için iki devletin devlet başkanları tarafından başkanlık edilecek ve tarafların ortak çıkarlarıyla ilgili önemli konuları ele alan Devletlerarası Yüksek Şura kurulacaktır.”

Bahsi geçen madde ise müttefiklik ilişkisinin aktif yanını oluşturmaktadır. İki ülke arasında Cumhurbaşkanları tarafından yürütecek bir Yüksek Şura kurulmakta ve böylece müttefiklik ilişkileri sağlam zemine oturmaktadır. Bu maddeye göre taraflar, güvenlik ve savunma konularından daha sıkı bir işbirliğine gidecektir. Anlaşma’nın 5. maddesi ise şu şekildedir:

“Taraflar dış politika, savunma ve güvenlik alanlarında yakın işbirliği içindedir ve iki devletin savunma kabiliyetini güçlendirmek için askeri-teknik alanda işbirliğini ve etkileşimi güçlendirecektir.”

Bahse konu olan madde, aktörlerin hangi alanlarda işbirliği yapacağını açıkça belirtmektedir. Bu maddenin uygulanması yoluyla bölgesel güvenliği güçlendirilmesi öngörülmektedir. Anlaşmanın 17. maddesinde ise şu hususlara dikkat çekilmektedir:

“Taraflar, bölgede barış ve uyum ortamının güçlendirilmesi, karşılıklı çıkarların ve bölgesel yakınlaşma fikirlerinin teşvik edilmesi ve Orta Asya’da barış ve güvenliğin sağlanmasına yönelik karşılıklı yarar sağlayan askeri işbirliğinin yürütülmesi konusunda yakın işbirliği yapmaktadır.”

Anlaşılacağı üzere 17. madde, daha çok bölgesel güvenliğe atıfta bulunarak taraflar arasındaki işbirliğinin bölgesel istikrara hizmet edeceğinin altını çizmektedir. Bu da Kazakistan ve Özbekistan’ın temel önceliğinin bölgesel güvenliğin tesisi olduğu anlamına gelmektedir.

Görüldüğü üzere Kazakistan’ın yayımladığı Müttefiklik Anlaşması, bir taslak niteliğindedir ve bunun nihai bir uluslararası belge haline gelmesi için iki devletin üst düzey yetkilileri tarafından imzalanması gerekmektedir. Bu kapsamda anlaşmanın Kazakistan Cumhurbaşkanı Sayın Kasım Cömert Tokayev’in Özbekistan ziyaretinde imzalanacağı düşünülmektedir.

Müttefik Antlaşması, iki ülkenin dış ve güvenlik politikaları açısından olduğu kadar Orta Asya bölgesinin güvenliği ve istikrarı bakımından da önem arz etmektedir. Bu da Kazakistan ile Özbekistan arasındaki stratejik ortaklığın pekişmesine katkı sağlayacaktır. Hatta mevzubahis anlaşma taslağı vesilesiyle tarafların bu işbirliğini müttefiklik seviyesine çıkarmaya hazırlandığı da söylenebilir.

Öte yandan belirtmek gerekir ki; Müttefiklik Anlaşması’nda taraflardan birine askeri bir saldırı yapılması halinde, bu saldırının ona yapılmış sayılacağına ve onun da savaşa dahil olacağına dair bir madde bulunmamaktadır. Bu yönüyle belge, tam anlamıyla bir ittifak anlaşması sayılmasa da Astana-Taşkent hattındaki ilişkilerin yönünü ortaya koyması bakımından oldukça mühimdir.

Kazakistan ile Özbekistan arasındaki müttefiklik ilişkisinin en temelde güvenlik risklerinin dengelenmesine hizmet edeceği söylenebilir. Çünkü taraflar, olası tehditler karşısında dayanışma içerisinde hareket edecektir.  Özellikle de Kazakistan, Trajik Ocak Olayları sonrasında sınır güvenliğine daha fazla önem vermektedir. Dolayısıyla anlaşma, ülkenin kuzey ve güney sınırlarını çok daha emniyetli hale getirecektir.

Taşkent açısından ise en kritik bölgesel güvenlik meselesi, Afganistan merkezli gelişmeler çerçevesinde radikalleşme ve terörün Özbekistan topraklarına sıçrama ihtimalidir. Yani müttefiklik ilişkisi sayesinde Özbekistan, Afgan Sorunu karşısında Kazakistan’la birlikte hareket edebilecektir.

Sonuç olarak Orta Asya’nın en güçlü devletlerinden ikisinin güvenlik alanında işbirliği yapması, bölgesel istikrarın gelişmesine hizmet edecektir. Aynı zamanda bu işbirliği, dış tehditlere karşı güçlü ve caydırıcı bir mesaj mahiyeti de taşıyacaktır. Kısacası bölge ülkeleri, müttefiklik yolunda attıkları adımlarla jeopolitik güç mücadelesinin oyun sahası olmak istemediklerini ortaya koymaktadır. Zira hem Kazakistan hem de Özbekistan uluslararası güç dengelerini etkileyen ve bölgesel barışın inşasında belirleyici rol oynayan aktörler olduklarını gözler önüne sermektedir.

[1] “О подписании Договора между Республикой Казахстан и Республикой Узбекистан о союзнических отношениях, Legalacts, https://legalacts.egov.kz/npa/view?id=14312865, (Erişim Tarihi: 28.11.2022).

Dr. Sabir ASKEROĞLU

Lisans öğrenimini Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamlayan Dr. Sabir Askeroğlu, yüksek lisans derecesini Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda almıştır. Doktora eğitimini İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı’nda tamamlayan Dr. Askeroğlu, çeşitli düşünce kuruluşlarında görev yapmıştır. Başlıca ilgi alanları, Avrasya çalışmaları ve Rus dış politikası olan Dr. Askeroğlu, iyi derecede Rusça ve İngilizce bilmektedir.

Son Yazılar